
Cildimiz sadece içten değil dıştan da yaşlanma sürecine giren en değerli giysimizidir. Çevresel faktörler ve serbest radikallere maruz kalan cildimiz yapılan araştırmalara göre cilt yaşlanmasına yol açan nedenlerin %80‘ nini oluşturmaktadır. Mevsim değişikliği, sigara kullanımı, alkol tüketimi, stres, güneşin zararlı ışınları, telefon, bilgisayar ve florasan ışığı çevresel faktörlerden başlıcaları. Cilt dışarıdan bu çevresel faktörlerin etkisinde kalıp içeriden de doğal yaşlanma sürecine girerek iki taraflı bir değişimin etkisinde kalmaktadır. Çevresel faktörler arasında cilt yaşlanmasında en etkili güneşin zararlı ışınlarıdır
Sıkı genç sağlıklı ve canlı bir cildin temelini kolajen ve elastin oluşturmaktadır. Güneş zararlı ışınları cildin bu yapı taşlarını üretmesine engel olarak yaşlanma sürecini hızlandırmaktadır. Cildimizin nem kaynağı Hyalüronikasit cilt tarafından üretilen cildin nemli dolgun sıkı ve sağlıklı görümünü sağlayan en önemli içeriklerdendir. Cildimizi güneşten korumadığımız takdirde nemini kaybederek çizgi kırışıklık sarkmalar elastikiyet kaybı gibi şikayetler oluşmaya başlar. Güneş ışınlarının cildimize verdiği en yaygın problemlerden bir diğeri ise pigmentlere zarar vererek cildimizde lekeler oluşmasına sebep vermesidir. Özellikle bronzlaşmak için plajlarda uzun zaman geçirdiğimiz yaz günlerinde cildinizde vücudunuzda oluşan yanıklara hasarlara yol açmaktadır. Güneşin faydalarını saymakla bitmez en önemlisi vücudumuzun D vitamini ihtiyacıdır. Bunu kısa süreli bir güneşlenme ile karşılayabiliriz. Güneşin zararlı ışınlarına karşı savunmasız olan cildimize koruyucu kalkan gerekiyor yaşlanma belirtileri cilt lekeleri oluşumunu engellemek için dört mevsim güneşe çıkmadan 20dk. Önce önlem alınmalı güneş koruyucu ürün kullanılmalıdır. Kapalı havalarda güneşi görmüyor olsak da zararlı UV ışınlarının % 80’i bulutlardan süzülüyor ve cildimizi etkiliyor ürünümüzü gün içerisinde 2 saatte bir tazelemeliyiz beraberinde şapka gözlük pencere koruyucuları gibi fiziksel ek önlemler de alabiliriz

Güneşin yarattığı hasarlardan kurtulmak için, cilt bariyerinizi kuvvetlendirmek ve daha sağlıklı genç bir cilde sahip olmak için profesyonel uzman eşliğinde anti aging onarım gücü yüksek bakımlarımızı ihmal etmemeliyiz destek almalıyız günümüzde artık biyolojik değil cilt yaşımızı klinik bakımlarıyla destekleyebiliriz.